dargın ne demek?
- Darılmış olan, küskün, gücenmiş.
Hasan Ağa büyük oğlu ile dargındı.
S. F. AbasıyanıkDargın gibi birbirlerine arkalarını dönmüşlerdi.
Reşat Nuri Güntekin - Soğuk, ilgisiz
Annem, bahçe kapısında beni iki dargın kelime ile karşıladı.
Y. Z. Ortaç - Angry with.
- Cross.
- Stuffy.
- Offended.
- Huffy.
- Resentful.
- Huffish.
- Injured.
- Vexed.
- Wroth.
- Displeased.
- Angry.
- Indignant.
- Unfriendly.
- Black.
- Out of sorts.
dargın durmak
- Küs gibi davranmak
- Küskünlüğünü devam ettirmek
dargınlaşma
- Dargınlaşmak işi.