dışarıya bakan ön diş ne demek?
Bucktooth.
dışarıya
- Abroad.
- Forth.
- Outdoor.
- Outdoors.
dışarıya açılmak
- Open out.
bakan
- Hükûmet işlerinden birini yönetmek için, genellikle milletvekilleri arasından, başbakan tarafından seçilerek cumhurbaşkanınca onaylandıktan sonra işbaşına getirilen yetkili, vekil, nazır
- (Bak: Nazır)
- Attendant.
- Onlooking.
- Minister.
- Secretary of state.
- Secretary.
- Chancellor.
- State secretary.
- Cabinet officer.
ön
- Bir şeyin esas tutulan yüzü, arka karşıtı
- Bir şeyin esas tutulan yüzünün baktığı yer, karşı
- Bir kimsenin ilerisi
- Yakın gelecek zaman.
- Giyeceklerin genellikle göğsü örten bölümü
- Önce olan, ilk.
- Civar, yöre.
- Benzerler arasında bakılan veya gidilen yönde olan
- Bk. anteriyör
- Front.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
dışarıyadışarıya açılmakdışarıya çıkmakdışarıya gidendışarıya hücumdışarıya iş vermekdışarıya satmakdışarıdışarı akandışarı akan maddedışarı akıtmakdışarı akmadışardadışardan bitirme sınavıdışardan evlenmebakanbakan göze bağ olmazbakan kimsebakan müşaviribakanakbakanalbakanaybakanıbakanlar kurulubakanlar kurulu mektububakabakabilir miyimbakacakbakaçbakakalma