cimrice pazarlık etmek ne demek?
- Dicker
dicker
- Pazarlık etmek; takas etmek; kararsız davranmak
- Çekişe çekişe pazarlık etmek
- Cimrice pazarlık etmek
- Pazarlık
- Pazarlıkta uzlaşma.
cimrice
- Cimri gibi, cimriye yakın bir biçimde
- Miserly, cheap or stingy.
cimrice beslemek veya vermek
- Skimp
pazarlık
- Bir alışverişte tarafların kendileri için en elverişli fiyatı karşısındakine kabul ettirmek amacıyla yaptıkları görüşme.
- Özellikle pazar günleri giyilen şık, gösterişli giysi
- Bazı kolaylıklar elde etmek veya daha iyi bir çözüme varmak amacıyla yapılan görüşme.
- Bargaining.
- Chaffer.
- Deal.
- Haggling.
- Pennyworth.
- Snip.
- Trade.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
cimricecimrice beslemek veya vermekcimricimri kimsecimri tipcimcim karnında bir noktacimacimahcimalpazarlıkpazarlık eden kimsepazarlık etmekpazarlık kesmekpazarlık payıpazarlık yapmakpazarlıkçıpazarlıkçı kimsepazarlıkı pişirmekpazarlıklıpazarlığı bağlamakpazarlığı edilmişpazarlamapazarlama ayrıcalığıpazarlama departmanıpazarlama giderleripazarlama müdürü