burmalı ekmek ne demek?
- Twist
twist
- Ters anlam vermek
- Bükülmek
- Sarılmak
- Burulmak
- Şaşırtmak
- Helezoni döndürmek
- Kıvrımlar meydana getirmek
- Dolambaçlı yönde çevirmek
- Bozmak
- Bükülme
burmalı sütun
- Gövdesi halat gibi burulmuş şekilde olan sütun.
- Wreathed column.
burmalı
- Burmaları olan.
- Burmalarla süslenmiş.
- Helis şeklinde kıvrılmış olan her şey için söylenir.
- Having a spiral.
- Furnished with a screw thread.
ekmek
- Tahıl unundan yapılmış hamurun fırında, sacda veya tandırda pişirilmesiyle yapılan yiyecek
- İnsanı geçindirecek iş, kazanç
- Yemek, aş
- Bir bitkiyi üretmek için toprağa tohum atmak veya gömmek
- Toprağı ekip biçmek için kullanmak
- Serpmek.
- Bir şeyin başlamasına yol açacak sebepleri hazırlamak.
- Birini uydurma bir sebeple bırakıp gitmek, savuşmak, atlatmak
- Parayı boşuna harcamak, ziyan etmek.
- Yarışta geçmek.