bir ton çekmek ne demek?
Weight a ton.
weight
- Gramajını artırmak
- Önem, ehemmiyet
- Ağırlık yapmak, ağırlaştırmak
- Ağırlık, siklet
- Tartı, vezin
- Yük, sıkıntı
- Tesir, itibar, nüfuz
- Dirhem
- Ağır cisim
- İstatistik bağıl değer
bir
- Sayıların ilki.
- Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı.
- Bu sayı kadar olan.
- Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı).
- Tek.
- Beraber.
- Eş, aynı, bir boyda.
- Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek.
- Kuyu. (Osmanlıca'da yazılışı: bi'r)
- Yıldırım. Bulutdan buluta veya bulutdan yere elektrik boşanması.
bir abam var atarım, nerede olsam yatarım
- Tek başına yaşayan bir kimse, sorumluluğunda başkaları olmadığı için rahat hareket eder.
ton
- Bir metre küp hacminde ve + 4 °C'deki arı suyun ağırlığı.
- Bin kilogramlık ağırlık birimi.
- İnsan veya çalgı sesinin yükseklik, alçaklık derecesi
- Konuşmada sesin duyguları belirtecek biçimde çıkması
- Bir rengin koyuluk veya açıklık derecesi
- Ses titreşimlerinin yükselip açılması, titrem.
- Sesin değişik düzeylerdeki frekanslarının işitsel algısı.
- Tını
- Bk. titrem
- Tek frekansın ses dalgası. Bu terim, birden fazla tonun müzik kombinasyonları için de kullanılır.
çekmek
- Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek
- Taşıtı bir yere bırakmak, koymak.
- Germek.
- İçine almak, emmek.
- Bir yerden başka bir yere taşımak.
- Bir amaçla ortadan kaldırmak.
- Solukla içine almak
- Üzerinde bulunan bir silahla saldırmak için davranmak
- Bk. çevirmek
- Hlk. Kan almak.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
birbir abam var atarım, nerede olsam yatarımbir acı kahvenin kırk yıl hatırı vardırbir açıdabir açida ilerlebir adama kırk gün ne dersen o olurbir ağaçta gül de biter, diken debir ağaçtan okluk da çıkar, bokluk dabir ağız dolusubir ağızdanbibi eyyi halbi gayri hakkın mal edinmebi hadbi haseb il verasetonton ağacıton ağımıton ardıton ayarıton balığıton değeriton düğmesiton düşümüton farkıtoto a callto a certain degreeto a conversationto a crumb