bezginlik getirmek ne demek?
- Yorulmak, usanmak, bıkmak.
bezginlik
- Bezgin olma durumu, usanç, yorgunluk
- Fütur.
Depression.
Disgust.
Weariness.
Lethargy.
Prostration.
bezginlik vermek
- Yormak, usandırmak, bıktırmak. Çekilmez hale gelmek.
Bore to tears
getirmek
- Gelmesini sağlamak
- Bir şeyi yanında veya üstünde bulundurmak.
- Erişmek veya eriştiğini sanmak.
- İleri sürmek.
- Sebep olmak, ortaya çıkarmak.
- İletmek, bildirmek
- Sağlamak
- Bir makama atamak veya seçmek.
Bring.
Bring along.