benzer bir şekilde ne demek?
- Similarly.
benzer
- Nitelik, görünüş ve yapı bakımından bir başkasına benzeyen veya ona eş olan, müşabih, mümasil
- Benzeşim.
- Bazı önemsiz veya tehlikeli sahnelerde asıl oyuncunun yerine çıkan, yapı ve yüz bakımından bu oyuncuyu andıran kimse, dublör.
- Bazı önemsiz ya da tehlikeli görünçlükilerde asıl oyuncunun yerine çıkan, yapısı ve yüzü bu oyuncuya benzeyen kimse. (Bu kimse, asıl oyuncunun yerine oynarsa oyunbenzeri, ışıkların düzenlenmesi sırasında çalışırsa ışıkbenzeri adını alır. Tehlikeli görünçlüklerdekibenzere kavgacı denir).
- Nitelik, görünüş bakımından bir başkasına benzeyen veya ona eş olan.
- Alike.
- Like.
- Similar.
- Analogous.
- Parallel.
benzer biçimler
- Çeşitli yönleri ve nitelikleri bakımından birbirine benzeyen ve ilk bakışta gözü aldatan biçimler.
- Similar forms.
- Formes similaires
bir
- Sayıların ilki.
- Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı.
- Bu sayı kadar olan.
- Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı).
- Tek.
- Beraber.
- Eş, aynı, bir boyda.
- Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek.
- Kuyu. (Osmanlıca'da yazılışı: bi'r)
- Yıldırım. Bulutdan buluta veya bulutdan yere elektrik boşanması.
şekil
- Biçim
- Bir konuyu açıklamaya yarayan resim veya çizim.
- Davranış biçimi, tutum, yol, tarz.
- Bir kavramın, düşüncenin, olayın veya işin değişik oluş biçimi
- Toplumsal bir bütünün kuruluş biçimi.
- Olma biçimi, durum, hâl.
- Anlatım biçimi
- Biçim.
- Bk. biçim
- Form.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
benzerbenzer biçimlerbenzer bulbenzer değeribenzer dilbenzer ederlerle değer yöntemibenzer hale getirbenzer hece yutumubenzer ilaçbenzer işlerde değerleme yöntemibenzebenzedrexbenzedrinbenzedrinebenzekbirbir abam var atarım, nerede olsam yatarımbir acı kahvenin kırk yıl hatırı vardırbir açıdabir açida ilerlebir adama kırk gün ne dersen o olurbir ağaçta gül de biter, diken debir ağaçtan okluk da çıkar, bokluk dabir ağız dolusubir ağızdanbibi eyyi halbi gayri hakkın mal edinmebi hadbi haseb il verase