bön ne demek?
- Budala, saf, avanak, ahmak
Genç adam çirkin, hatta biraz bön.
S. F. AbasıyanıkSandığınız kadar bön bir insan değilim ben.
Necip Fazıl Kısakürek - Budala, ahmak, saf.
Naive.
Silly.
Stupid.
Simple.
Candid.
Foolish.
Gullible.
- Iyi, güzel, elverişli, sevecen (Fransızca)
bön bakışlı
Vacant
bön bön
- Safça, aptal aptal.