ayırma ne demek?
- Ayırmak işi
- Kurguya başlarken bir film kangalındaki değişik çekimleri birbirinden ayırarak sıralama.
- Ayrı evre ya da yoğunluktaki biribirine karışmayan özdekleri çeşitli yöntemlerle ayrı ayrı elde etme işlemi.
- Allocation.
- Assignment.
- Demarcation.
- Detachment.
- Separation.
- Allotment.
- Separating.
- Assortment.
- Choice.
- Disassociation.
- Discrimination.
- Disjunction.
- Dissociation.
- Distinction.
- Earmarking.
- Isolation.
- Segregation.
- Selection.
- Setting apart.
- Sorting.
- Sorting out.
- Breakdown.
- Denotation.
- Dégroupage, dédoublage
ayırmak
- Bölmek.
- Bir bütünden bir parçayı herhangi bir amaçla bir tarafa koymak, saklamak.
- Bir yeri bir engelle bölmek.
- Birbirinden uzaklaştırmak.
- Nitelik değişikliğini anlamak, fark etmek.
- Seçmek
- İki veya daha çok kimse arasındaki anlaşmayı, uzlaşmayı bozmak.
- Farklı davranmak, fark gözetmek.
- Separate.
- Set apart.
ayırma birim boyu
- Allocation unit size.
ayırma birimi
- Allocation unit.