ayırma ızgarası ne demek?
- Riffle.
ayırma
- Ayırmak işi
- Kurguya başlarken bir film kangalındaki değişik çekimleri birbirinden ayırarak sıralama.
- Ayrı evre ya da yoğunluktaki biribirine karışmayan özdekleri çeşitli yöntemlerle ayrı ayrı elde etme işlemi.
- Allocation.
- Assignment.
- Demarcation.
- Detachment.
- Separation.
- Allotment.
- Separating.
ayırma birim boyu
- Allocation unit size.
ızgara
- Metal çubukların, ağaç dallarının aralıklı sıralanmasıyla yapılan parmaklık veya kafes biçiminde araç.
- Pisliklerin su yollarını tıkamasını önlemek veya havalandırmak amacıyla su yollarının havalandırma çıkışları üzerine konulan kafesli veya parmaklıklı demir.
- Et, balık, köfte vb. yiyecekleri pişirmekte kullanılan araç, gril
- Bu araç üstünde pişmiş
- Futbol ayakkabısının altında bulunan iri başlı kabara
- Radyo ışıtaçlarında eksiuç ile artıuç arasına yerleştirilenızgara biçiminde elektrikucu.
- Ayaktopu ayakkabılarının altlarına çivilenen ve tabanla topuk genişliğinde uzayan 12,7 mm. genişlikte kösele ya da sert lastik parçaları. (Tabanda iki, topukta ise bir tane bulunur ve çıkıntılar birbirine koşuttur.)
- Grid, control grid.
- Stud.
- Grilled.