arına dokunmak ne demek?
- Utanç duymak.
- Utanç duymak: Hele meydanı hasımlarına bırakmak arıma dokunuyor. -R. H. Karay.
utanç
- Haysiyet, şeref ve kişiliğini küçük düşüren durumlardan üzüntü duyma veya korkma
- Bkz. ar
- Utanma duygusu, hicap
- Shame.
- Disgrace.
- Deception.
- Opprobrium.
- Shock.
- Guilt.
- Modesty.
arın
- Yüz, cephe, dağların, tepelerin yüzü.
- Temiz, arı, saf.
- Alın, yüz, cephe.
- Halis, saf, pakize.
- Lekesiz.
- Alın.
arınç
- Temizlenmiş, arınmış, dürüst insan.
- Temiz, saf, arı.
- Barış.
- Huzur.
dokunmak
- Sağlığını bozmak.
- İnsanın içine işlemek, duygulandırmak, etkilemek, koymak, batmak
- İlişkin, ilgili olmak, değinmek.
- Hafifçe değmek.
- Onur, anlayış vb. ile uyuşmaz bir durum ortaya çıkmak
- Dokuma işi yapılmak.
- Nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık vb. niteliklerini derinin altındaki sinir uçları aracılığıyla duymak, değmek, el sürmek, temas etmek
- Karıştırmak.
- Almak, kullanmak, el sürmek
- Touch.