dokunma ne demek?
- Dokunmak işi, temas.
- Cilt veya mukozalara uygulanan mekanik uyarıların algılanmasını sağlayan duygu
Tactile.
Tactual.
Touching.
Contact.
Touch.
Feeling.
Handling.
Palpation.
Tact.
Sense of touch.
Tangency.
Strike.
Slap.
Impression.
Feel.
Contingency.
dokunmak
- Sağlığını bozmak.
- İnsanın içine işlemek, duygulandırmak, etkilemek, koymak, batmak
- İlişkin, ilgili olmak, değinmek.
- Hafifçe değmek.
- Onur, anlayış vb. ile uyuşmaz bir durum ortaya çıkmak
- Dokuma işi yapılmak.
- Nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık vb. niteliklerini derinin altındaki sinir uçları aracılığıyla duymak, değmek, el sürmek, temas etmek
- Karıştırmak.
- Almak, kullanmak, el sürmek
Touch.
dokunma alanı
- Dokunma yoluyle elde edilen duyumların toplamı.
dokunma alıcısı
- Bk. dokunma cisimciği