aleniyete vurmak ne demek?
- Açığa vurmak; meydana vurmak.
- Açıklamakta sakınca görmemek
- Make public
aleniyet
- Açıklık, açık oluş, aşikar olma durumu.
- Bkz. alenilik.
- Bk. açıklanış.
- Being publicly known.
- Publicity.
aleniyet kazanmak
- Meydana çıkmak
- Herkese açıklanmak
vurmak
- Elini veya elinde tuttuğu bir şeyi bir yere hızla çarpmak.
- Ses çıkarmak için, bir şeyi başka bir şey üzerine hızlıca çarpmak
- Etkisi bir yere kadar uzanmak, sokulmak, girmek, duyulmak, yansımak, aksetmek
- Hızla değmek, çarpmak.
- Sürmek.
- Takmak, koymak
- Bağlama, ilişkilendirmek
- Olduğundan başka biçimde görünmek.
- Bang.
- Beat.