aksakal ne demek?
- Köyün veya mahallenin ihtiyar heyetinde olan kimse.
- Bir meslekte yaşça, kıdemce ileride ve yetenek bakımından üstün niteliğe sahip olan kimse, duayen.
- Ermiş, evliya.
- Saygıdeğer kişi, bilge.
- Köy ihtiyarı, muhtar.
- Elder in a community
aksakal ötleğen
- Bk. bıyıklı ötleğen
aksak
- Düzensiz
- Aksayan, hafifçe topallayan.
- İyi gitmeyen, iyi işlemeyen.
- Eski Yunan ve Latin şiir ölçüsünde, sondan bir önceki hecesi kısa olacak yerde uzun olan dize.
- Türk müziğinde oldukça kıvrak bir usul.
- Topal.
- Lame.
- Limping.
- Lopsided.
- Interrupted.