afra tafra yapmak ne demek?
- Hava atmak, çalım satmak.
afra tafra
- Fiyaka satarak
- Çalım.
- Çalımlı bir biçimde
- Pompously
- Swaggeringly
afra
- Afra Binti Ubeyde: sahabe kadınlardan biri.
- Ayın 14. gecesi.
- Mec. İffetli, namuslu, ahlaklı, temiz kadın.
- Cennetteki ayak basılmamış toprak.
- Parıldayan, ışık saçan ay.
- Beyaz toprak.
- Beyazı kızıllığına galip olan geyik.
tafra
- Ilmiyyede rütbe, derece alma.
- Kendisini olduğundan büyük gösterip böbürlenme, yüksekten atma
- Yukarıdan atıp tutma, gururlu davranış.
- Yukarıya sıçrama atlama.
- Conceit.
- Pride.
- Pomposity.
- Talking big.
yapmak
- Yol almak
- Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak
- Salgılamak, çıkarmak
- Dışkı çıkarmak
- Gerçekleştirmek
- Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek
- Evlendirmek
- Bir durum yaratmak
- Edinmek, sahip olmak
- Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek