afal ne demek?
- Şaşkın, dağınık, ne yapacağını bilmez
Bir top ağzından henüz fırlamış gibi afal ve dağınıktı.
F. R. Atay - Aptal, sersem, şaşkın.
afal afal
- Şaşkın bir biçimde.
- Şaşkın şaşkın, bön bön.
afala
- Yüz iki yüz kilo ağırlığındaki yunusbalığı
Bir top ağzından henüz fırlamış gibi afal ve dağınıktı.
F. R. Atay