active balance of trade ne demek?

  1. Ticaret dengesi fazlası

ticaret

  1. Ürün, mal vb. alım satımı
  2. Kazanç amacıyla yürütülen alım satım etkinliği
  3. Bu etkinlikle ilgili bilim.
  4. Alışveriş sonucu elde edilen, yararlanılan fiyat farkı, kâr.
  5. Satmanlik, satkanlık, tecim.
  6. Alım-Satım.
  7. (en)Mercantile.
  8. (en)Trade.
  9. (en)Commerce.
  10. (en)Business.

active

  1. Eylem ortaya koyan
  2. Enerjik, kıvrak, çalışkan, etken, üretken
  3. Radyoaktif
  4. Çalışan, faal, işleyen, canlı, hareketli
  5. Hareket kuvveti olan, etkin, değiştirebilen, fail
  6. Faal, çalışkan
  7. Pratik
  8. Hareketli, canlı, yerinde duramayan, çevik
  9. Etken, aktif
  10. Faiz getiren, paraya çabuk çevrilebilen (sermaye)

active acquire

  1. Etkin Alma

balance

  1. Balans
  2. Dengede tutmak
  3. Dengelemek
  4. Bakiye
  5. Denge
  6. İcra veya kayıt sırasında çalgıların ses şiddetlerinin birinin diğerine baskın gelmeyecek biçimde yakın olması.
  7. Steryo bir müzik sistemindeki her bir hoparlörden çıkan ses şiddetinin aynı değerde olması.
  8. Bir sesin tüm frekans aralıklarının, birisinin diğerine baskın gelmemesi için yakın değerlerlerde tutulması.
  9. Tartmak, muvazene sağlamak
  10. Eşit olmak, dengeli olmak

of

  1. Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
  2. (en)Ugh!.
  3. (en)In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
  4. (en)Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
  5. (en)Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
  6. (en)Oil filters.
  7. (en)Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
  8. (en)Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
  9. (en)Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
  10. (en)Optional Form Source: US EPA.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

activeactive acquireactive antennaactive areaactive armyactive balanceactive bondactive borderactive buttonactive buyingactivateactivate a windowactivate asactivate objectactivate scopebalancebalance a tirebalance an accountbalance armbalance at the bankbalance beambalance bookbalance brought forwardbalance chimique alm. waagebalance coilbalanbalabalaambalabanbalaban kuşubalabankuşu
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın