ağzını bozmak ne demek?

  1. Kaba sözler söylemek, küfretmek. Sövmek, yakışıksız, ağır ve çirkin sözler söylemek.

    Bütün yapma inceliğine karşın kabaydı karısına karşı. Dövdüğü de oluyordu, ağzını bozduğu da.

    O. Rıfat

ağzını bağlamak

  1. Bir kimseyi herhangi bir sebeple söz söyleyemez duruma getirmek, susmak zorunda bırakmak: “Ortağım burada kocama basmış büyüyü, basmış büyüyü. Dilini, ağzını bağlamış adamcağızın.” -R. N. Güntekin.
  2. (en)Muzzle.

ağzını bıçak açmamak

  1. Üzüntüsünden söz söyleyecek durumda olmamak. Hiç konuşmamak, susmak.

bozmak

  1. Bir şeyi kendisinden beklenilen işi yapamayacak duruma getirmek.
  2. Bir yerin, bir şeyin düzenini karıştırmak
  3. Dokunmak, zarar vermek.
  4. Geçersiz bir duruma getirmek
  5. Büyük parayı küçük birimlere ayırmak.
  6. Bozguna uğratmak, yenmek, mağlup etmek.
  7. Altını paraya çevirmek, bozdurmak.
  8. Yabancı ülke parasını Türk parasına çevirmek.
  9. Bk. karıştırmak
  10. (en)Gum up.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ağzını bağlamakağzını bıçak açmamakağzını bırakıp kıçıyla gülmekağzını burnunu çarşamba pazarına çevirmekağzını burnunu dağıtmakağzını açacağına gözünü açağzını açmamaağzını aramakağzını bükmekağzını çalkalamakağzına almakağzına bakakalmakağzına baktırmakağzına beslenmişağzına bir kemik atmakbozmakbozmabozma kararıbozma nedenleribozma önelibozma sardalyabozboz alamecekboz alanboz alan yatırımıboz at
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın