üzgeçli ağızlık ne demek?
- Rose.
üzgeç
- Yukarıya çıkıldıktan sonra çekilip alınabilen ip merdiven.
- Pokvareno vino.
üzgü
- Yersiz ve gereksiz olarak çektirilen sıkıntı, eziyet, eza, cefa.
- Oppression.
- Torment eziyet.
- Cefa.
ağızlık
- Bir şeyin başladığı yer
- Huni
- Bir ucuna sigara takılan, öbür ucundan nefes çekilen çubuk biçimindeki araç
- Nefesli çalgılarda ağza gelen yer.
- Yemiş küfelerinin üzerine yapraklı dallarla yapılan kapak.
- Kuyu bileziği.
- Su tesisatında su alıp vermeye yarayan vanalı uç.
- Hayvanın ısırmasına, zararlı bir şey yemesine engel olmak için ağzına takılan tel, deri vb. kafes.
- Dokumacılıkta çözgünün açılıp kapandığı ve içinde mekiğin geçtiği yer.
- Telefon vb. cihazlarda ağza yaklaştırılan bölüm.