çelmek ne demek?
- Ayak uzatarak birisini düşürmek.
- Yolundan çevirmek, engel olmak, engellemek
En tutulmaz penaltıları çeler ama bazen de bakarsın, bacak arasında en olmayacak golleri yerdi.
H. Taner - Örtü vb.ni örtünüp iki ucunu bağlamak.
- Bir şeyin kenarını verev veya çapraz kesmek, çalmak.
- Topa gidiş yönünü değiştirecek biçimde vurmak.
- Kendi yanına çekmek, beğenisini, sevgisini kazanmak.
- Düşünce ve davranış birbirini tutmamak, birbirine ters düşmek.
Swerve.
To divert.
To deviate.
To dissuade.
To tempt.
To trip up.
To change sb's mind.
Trip.
çelme
- Çelmek işi.
- Birini yere düşürmek için ayağının önüne ayak uzatma
- Arkadan hafifçe bağlanan baş örtüsü.
- Karşı güreşçinin ayağının arkasına ayak koyma.
Trip, stumble.
çelme takmak
Trip up, trip.