zilyet olmak ne demek?
- Elde tutmak.
elde
- Çarpma ve toplama işlemlerinde bir sonraki sıranın rakamlarına katılacak olan sayı.
On hand.
At hand.
Available.
In hand.
To be in hand.
Carry.
zilyet
- Sahibi kendisi olsun olmasın bir malı kullanmakta olan, elinde tutan kimse, eldeci.
Owner.
Holder eldeci.
Proprietor.
Naked possessor.
Holder.
Occupant.
Possessory lord.
zilyetlik
- Bir malı kullanmakta olma durumu.
- Bk. elmenlik
Possession.
Possessorship.
olmak
- Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak
- Gerçekleşmek veya yapılmak.
- Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak
- Bir şeyi elde etmek, edinmek
- Bir durumdan başka bir duruma geçmek.
- Herhangi bir durumda bulunmak.
- Uygun düşmek, yerinde görülmek.
- Yetişmek, olgunlaşmak.
Happen.
Become.