zenginleşme derecesi ne demek?
- Degree of enrichment
degree
- Unvan, rütbe
- Karşılaştırmalı üstünlük derecesi
- Derece, mertebe
- Paye
- Tabaka, sınıf
- Mevki, seviye
- Lisans, diploma
zenginleşme
- Zenginleşmek durumu.
- Enrichment.
zenginleşmek
- Zengin duruma gelmek.
- Make one's pile.
- To make a packet.
- Prosper.
- To grow rich.
- Rise.
- Thrive.
- Be well in.
derece
- Bir süreç içindeki durumlardan her biri, basamak, aşama, rütbe, mertebe
- Denli, kadar
- Ölçü aletlerinin ölçeğinde belirtilmiş bulunan başlıca bölümlerden her biri.
- Sıcaklıkölçer.
- Bir çözeltinin yoğunluğunu ölçmede kullanılan birim.
- Bir çemberin üç yüz altmışta birine eşit olan açı birimi.
- Başarı gösterme.
- Sıcaklık ölçeği birimi, suyun donma noktasını 0, kaynama noktasına 100 sayarak düzenlenen bölmelerin her biri.
- Açı birimi; bir çemberin çevresi 360 eşit parçaya bölünürse bir parçayı özekten gören açı.
- Bir denklemdeki terimlerin en yüksek üstlüsünün üst sayısı.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
zenginleşmezenginleşmekzenginleşmemekzenginleştirzenginleştiricizenginlemezenginlerzenginler idaresizenginler ve fakirlerzenginlerin idaresi yanlısıderecesini düşürmekderecesizderecederece almakderece derecederece derece artanderece derece değişenderecatderecatı kurbiyederecatı şemsiyederedere alabalığıdere alabaligidere bülbülüdere dam deresi