zayıflama dengelemesi ne demek?
- Attenuation compensation
attenuation
- Azaltma, kısma, söndürme
- Inceltme, zayıflama
zayıflama
- Bkz. kaşeksi, cılızlık
- Organizmanın yağ depolarının erime ve kilo kaybı
- Zayıflamak işi
- Bk. kararma
- Reducing.
- Slimming.
- Attenuation.
- Decay.
- Emaciation.
- Fading.
zayıflama diyeti
- Reducing diet.
dengeleme
- Dengelemek işi.
- Kündeyi doldurduktan ve ayaklarını yerden kestikten sonra karşı güreşçiyi tam aşırılacak duruma getirme.
- Spermayı dondurma ve çözdürme sırasında spermatozoonları korumak için sulandırılmış spermaya gliserol eklendikten sonra belli bir süre bekletilerek hücre zarının her iki tarafında gliserolün dengeye ulaşmasının sağlanması, iki şey arasında denge sağlama, ekulibrasyon.
- Trimming.
- Equilibration.
- Balancing.
- Compensation.
- Stabilization.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
zayıflamazayıflama diyetizayıflama eşdeğerizayıflama katsayısızayıflamakzayıflamamakzayıflazayıfzayıf açınıkzayıf alan ligandızayıf asitzayıf asitkonjuge baz çiftidengelemedengeleme anlaşmasıdengeleme bataryasıdengeleme bobinidengeleme borusudengelemdengelem değerlemesidengelem varlıklarıdengelemde anamalın değişmezliği ilkesidengelemde borç ödeyebilme gücü çözümlemesi