yolcu etmek ne demek?
- Yola çıkanı uğurlamak.
Saat dörtte Vedat'ı yolcu etmiştik.
A. Erhat - Bid smb. godspeed, see, see off, send off, speed.
yola
- Gelenek, örf, adet.
yolcu etme
- Sendoff.
yolcu eşyası
- Bk. yolcu malı
- Baggage.
- Luggage.
- Things.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.