yol boyu gelişim ne demek?
- Kentlerarası ana yollar üzerinde, bu yollar boyunca insan topluluklarının ve işyerlerinin gelişigüzel bir biçimde yerleşmesi.
- Ribbon development.
- Extension tentaculaire, construction en rubans, taches urbanisées au long des routes
yol
- Karada, havada, suda bir yerden bir yere gitmek için aşılan uzaklık, tarik.
- Karada insanların ve hayvanların geçmesi için açılan veya kendi kendine oluşmuş, yürümeye uygun yer
- Genellikle yerleşim alanlarını bağlamak için düzeltilerek açılmış ulaşım şeridi
- İçinden veya üstünden bir sıvının geçtiği, aktığı yer.
- Gidiş çabukluğu, hız.
- Davranış, tutum, gidiş veya davranış biçimi
- Uyulan ilke, sistem, usul, tarz, tarik.
- Yolculuk.
- Kolcuğun veya anahtarın konumlarından her biri.
- Elektronlar, iyonlar veya moleküller gibi taneciklerin hareket ettiği iz, patika.
yol açan kimse
- Trailblazer.
boyu
- Kendi boyu kadar.
- Height, length, linear measurement, size, bulk, stature; clan, tribe.
gelişim
- Gelişme işi.
- Serpilip büyüme.
- İlerleme, inkişaf, tekâmül.
- Aksiyon.
- Bir olayın ardışık evreler biçiminde oluşuma doğru ilerlemesi.
- Bir olayın ardışık evreler biçiminde oluşuma doğru ilerlemesi.
- Evolution.
- Progress.
- Improvement.
- Development.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yolyol açan kimseyol açıklığı dilemekyol açınyol açmayol açmakyol adıyol adiyol ağzıyol almayoyo heave hoyo hoyo yoyobboyuboyu bacadan mı aştıboyu bosu devrilsinboyu boyuna huyu huyunaboyu eninden fazlaboyunboyun alıştırmalarıboyun altı beziboyun aponevrozlarıboyun atardamarlarıboyboy abdestiboy aptestiboy atmakboy ayırıcı