yeraltı don seviyesi ne demek?
Frost line
frost
- Kırağı çalmak
- Soğuk davranmak
- Şekerleme ile kaplamak
- Kırağı düşmek
- Soğuk davranış
- Hayal kırıklığı
- Başarısızlık
- Buzlamak, buzlanmak
yeraltı
- Gizli ve zararlı (çalışma).
Subterranean.
Subterraneous.
Underground.
Undersoil.
Subsurface.
Under the earth.
Hidden.
yeraltı borularıyla sulamak
Subirrigate
don
- Giysi.
- Vücudun belden aşağısına giyilen uzun veya kısa iç giysisi, külot.
- Hava sıcaklığının sıfırdan aşağı düşmesiyle suların buz tutması.
- At kılının rengi.
- Hava sıcaklığının sıfır dereceden aşağı düşmesiyle suyun katı duruma geçmesi olayı.
- Atların vücut örtüsü rengi.
Glazed frost.
Frostiness.
Freeze.
Underpants.
seviye
- Düzey
- Türüne göre kimi zaman damarlarının sıklık ve paralellik düzeyinden doğan güzelliği ile, kimi zaman üzerindeki figürlerin düzgünlüğü ve çekiciliği ile ölçülen; bir taneden dört taneye kadar yan yana konulabilen A harfleri ile derecelendirilen; kerestenin fiyatı için belirleyici olan ağaç ve kereste özelliği.
- Bk. düzey
Level.
Equality.
Grade.
Standard.
Plane.
Level düzey.
Rank.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yeraltıyeraltı borularıyla sulamakyeraltı durguluğuyeraltı dünyasıyeraltı ekonomisiyeraltı füze rampasıyeraltı geçeneğiyeraltı geçidiyeraltı işleriyeraltı katıyeralımyeralmakyeralmamayeralmamakdondon çatlağıdon çözülmekdon gömlekdon juandon kişotdon kişot gibidon kişotlukdon kişotluk yapmakdon nedeniyle mahvolmuşdodo a bunkdo a dancedo a disservicedo a double take