yalnızca ne demek?

  1. Yalnız olarak.
  2. Tek başına

    Ona vefasızlıkta biraz düşünceli davranmayı yararlı buluyor, yalnızca bulduklarında yeni başkana pek uysal davranıyorlardı.

    M. Ş. Esendal
  3. Belli durumun, şartın veya işin dışına çıkmaksızın, yalnız, ancak, tek, sırf, salt, sadece.
  4. Sırf
  5. (en)Exclusively.
  6. (en)Just.
  7. (en)Merely.
  8. (en)Only.
  9. (en)By oneself.
  10. (en)Alone.
  11. (en)On one's own.

yalnız

  1. Yanında başkaları bulunmayan.
  2. Yanında başkaları olmayarak
  3. Ama.
  4. Toplumsal ilişkilerden yoksun veya yoksun bırakılan kişi.
  5. Yalnızca
  6. Toplumsal ilişkilerden yoksun ya da yoksun bırakılan kişi.
  7. (en)Alone.
  8. (en)Isolated.
  9. (en)Lone.
  10. (en)Lonely.

yalnızca adres

  1. (en)Address only

yalnızca anahat olarak

  1. (en)As outline only

Türetilmiş Kelimeler (bis)

yalnızca adresyalnızca anahat olarakyalnızca biçimlendirmeyalnızca bootpyalnızca canlandırmalaryalnızca dayalnızca delta crlyalnızca dhcpyalnızca doğrudanyalnızca dtryalnızyalnız akıl ile algılanan şeyyalnız başınayalnız bırakmakyalnız bu nedenle
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın