yakacak paraları vergi bağışıklığı ne demek?
- Deniz yüzeyinden 1500 metre ve daha yüksek olan yerlerde görevlendirilen kişilere devletçe ya da özel sektörce ödenen yakacak paralarının gelir vergisi ile bağımlı tutulmaması.
- Tax exemption of combustible indemnities.
- Exemption d'impôt des indemnités de combustibles
yakacak
- Yakıt.
- Firing.
- Fuel.
- Fuel for heating.
- Combustible.
- Propellant.
- Combustion material.
yakacak gaz
- Fuel gas.
para
- Devletçe bastırılan, üzerinde değeri yazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı, nakit.
- Kazanç, zenginlik
- Kuruşun kırkta biri.
- Yanında, yan. Örn. Para-aortik aortun yanında.
- Yunanca yanında anlamına gelen bir ön ek.
- 1,4 durumunu gösteren ön ek.
- Bir asit, tuz ya da esterin olağanüstü sayıda su molekülü ile birleştiğini gösterir ön ek.
- Çift dönme nicem sayısı ve karşıt koşut çekirdek dönüsü koşulunu belirleyen ön ek.
- Yan.
- Yanında.Dgr.: anat. para
vergi
- Kamu hizmetlerine harcanmak için hükûmetin, yerel yönetimlerin yasalara göre doğrudan doğruya veya bazı malların fiyatlarının üstüne koyarak dolaylı yoldan herkesten topladığı para
- Bir kimsenin doğuştan sahip olduğu iyi nitelik
- Çeşitli ülkelerde, almaç iyelerinden belirli sürelerde vergi biçiminde alınan para. (Örnek olarak Türkiye'de, almacın bulunduğu yerin nüfusuna ve almacın kullanılma amacına göre "Televizyon yıllık ruhsat ücreti" adı altında, değişen bir para alınır).
- Bir kimsenin doğuştan sahip olduğu iyi nitelik.
- Television licence fee.
- Assessment.
- Duty.
- Excise.
- Gabelle.
- Imposition.