yabancı çökelti ne demek?
- Içinde bulundukları tortul kayaçlardan başka bileşimindeki maddelerin, belli bir çekirdeğin çevresinde çökeltilmesiyle oluşmuş, özekteş yapılı yuvarlak, elips ya da aykırı biçimlerde yumrular.
- Concretions.
- Konkretionen
- Concrétions
yabancı çıta
- Kirişli birleştirmelerde iki tarafa açılan yuvaya uygun ölçü ve biçimde hazırlanmış ince, dar parça.
- Bk. yabancı çıta
- Kinişli birleştirmelerde iki tarafa açılan yuvaya uygun ölçü ve biçimde hazırlanmış ince, dar parça.
- Feder
yabancı
- Başka bir milletle ilgili olan
- Başka bir milletten olan, başka bir milletle ilgili olan (kimse), bigâne, ecnebi
- Aileden, çevreden olmayan (kimse veya şey), özge
- Tanınmayan, bilinmeyen, yad
- Aynı türden, aynı çeşitten olmayan.
- Bir konuda bilgisi, deneyimi olmayan.
- Belli bir yere veya kimseye özgü olmayan.
- Alien.
- Exotic.
- Foreign.
çökelti
- Çökelme sonunda bir sıvının dibine çöken katı madde, tortu, toput.
- Bkz. çökelek.
- Çözünebilir antijenle antikorun birleşmesi sonucu büyük molekül ağırlıkta komplekslerin oluşumuna bağlı olarak oluşan çökelti, presipitin.
- Kimyasal reaksiyonun çözünmeyen ürünü, presipitat.
- Bir örneğin santrifüjden sonra dipteki çöken kısmı, presipitat.
- Dregs.
- Precipitate.
- Sediment.
- Detritus.
- Refuse parts.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yabancı çıtayabancıyabancı adresyabancı anamalyabancı asalakyabancı ayrıcalığıyabancı cisimleryabancı dilyabancı dil kayıtlarıyabancı dil konuşmakyabanyaban arısıyaban arısı kolonisiyaban arısı yuvasıyaban arısıgillerçökeltiçökelti biçimlenimiçökelti dağılımıçökelti fazıçökelti sınırıçökeltici maddeçökeltilerçökeltilmiş buzultaşlarçökelçökelekçökelekliçökelerekçökelgeçökebilirçökek