yaşlanma önleyici ne demek?
- Antiaging.
yaşlanma
- Yaşlanmak işi.
- Organizmanın belirli ömrünü tamamlaması.
- Aging.
- Growing old.
- Ageing.
- Senescence.
- Sénescence
yaşlanma alaşımı
- Yaşlanma sonucu sertleşebilen alaşım yaşlanabilir alaşım da denir.
önleyici
- Bkz. koruyucu, prevantif
- Önleme veya engel olmak amacıyla yapılmış.
- Yenimli ortamlarda ve temizleme işlemlerinde kullanılan çözeltilerin bileşimindeki asitlerin, metal yüzey üzerindeki etkilerini azaltmak ve yavaşlatmak için kullanılan özdek.
- Blocker.
- Preventive.
- Repressive.
- Disincentive.
- Preclusive.
- Prophylactic.
- Inhibitor.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yaşlanmayaşlanma alaşımıyaşlanma çeliğiyaşlanma çöküntüsüyaşlanma geciktiriciyaşlanma nedeniyle miyoplukyaşlanma pigmentiyaşlanma sertleşmesiyaşlanma sertleştirmesiyaşlanma sonucu çökmeyaşlanabiliryaşlanabilir alaşımyaşlanabilir çelikyaşlanabilir nikelyaşlandırmaönleyiciönleyici aktarımönleyici ilaçönleyici maddeönleyici markaönleyici saldırıönleyici şeyönleyici tedbirönleyici tedbirlerönleyicili örtüönleyenönleyerekönleönleçönleç deyimiönlemönlem almak