yıpranmak ne demek?
- Zamanla veya çok kullanılma sonucu aşınmak, eskimek
Gömleği ütülü ama yıpranmıştı.
Y. Z. Ortaç - Makine veya makine parçaları aşınıp bozulmak.
- Saygınlığı azalmak.
- Çeşitli etkenlerle eski gücü kalmamak.
Erode.
Fray.
To wear out.
To grow old.
To fray.
To be worn out.
To lose authority.
Outwear.
Wear thin.
yıpranmak aşınmak
Corrade
yıpranma
- Doku bozukluğu.
- Yıpranmak işi.
- Filmin çeşitli sinema aygıtlarında çok kullanılmasından doğan aşınma ve eskime.
- Bkz. değer yitirimi
Wear, film wear.
Abrasion.
Wear.
Wearing out.
Attrition.
Frazzle.