yükletmek ne demek?
- Yükleme işini yaptırmak
Boyuna kolumu çekip hep kabahati bana yükletiyor.
S. M. Alus - Lade.
yükleme
- Yüklemek işi, tahmil.
- Bir yere, bir nesneye elektrik yükü biriktirme, doldurma, şarj.
- Bir birikeç gözesi ya da takımına boşalım yönünün tersine akım sürerek, üşekleri ve üşerçözüğü yeniden yük-süren kuvvet veren duruma getirme.
- Bir birikeç gözesi ya da takımına boşalım yönünün tersine akım sürerek, üşekleri ve üşerçözüğü yeniden yük-süren kuvvet veren duruma getirme.
- Yeni bir programı veya yazılımı diğer programlarla uyum içinde çalışacak şekilde sisteme yerleştirme.
- Kütlesini artırma veya düzgünleştirme amacı ile tekstile, kağıda, lastiğe, çoğunlukla mineral yapıda (kil, gibs gibi) ağır bir maddenin katılması.
- Ascription.
- Charge.
- Embarkation.
- Imposition.
yükletme
- Yükletmek işi.
yüklet
- Patlamasız motorla çalışan, bir tondan fazla yük taşımacılığında kullanılan taşıt.
- Truck, lorry.
- Lastkraftwagen
- Camion