yükleme ne demek?
- Yüklemek işi, tahmil.
- Bir yere, bir nesneye elektrik yükü biriktirme, doldurma, şarj.
- Bir birikeç gözesi ya da takımına boşalım yönünün tersine akım sürerek, üşekleri ve üşerçözüğü yeniden yük-süren kuvvet veren duruma getirme.
- Bir birikeç gözesi ya da takımına boşalım yönünün tersine akım sürerek, üşekleri ve üşerçözüğü yeniden yük-süren kuvvet veren duruma getirme.
- Yeni bir programı veya yazılımı diğer programlarla uyum içinde çalışacak şekilde sisteme yerleştirme.
- Kütlesini artırma veya düzgünleştirme amacı ile tekstile, kağıda, lastiğe, çoğunlukla mineral yapıda (kil, gibs gibi) ağır bir maddenin katılması.
Ascription.
Charge.
Embarkation.
Imposition.
Lading.
Loading.
Predication.
Shipment.
Burden.
Gross terms.
Charging.
Aufladung
Chargement
yüklemek
- Bir yere, taşınması için belli ağırlıkta eşya veya araç gereç koymak
- Bir bilgisayar, disket vb.ne gerekli bilgileri aktarmak.
- Bir yükümlülük altına sokmak, sorumlu tutmak.
- Bir suçu birinin üstüne atmak
- Bir cisme elektrik gücü vermek.
Lay smth.
At one's door.
Ascribe.
Burden.
Charge.
yükleme akımı
- Bir cıva damlasında kopma anında elektron eksikliğinden veya fazlalığından kaynaklanan faradayik olmayan, pozitif veya negatif akım.
yükleme blogu
Bearing block