watery mouth ne demek?
- Sulu ağız
sulu
- Suyu olan, içinde su bulunan, koyu karşıtı
- Suyu çok olan
- İçine su katılmış, sulandırılmış olan.
- Yersiz şakalar yapan, söz ve davranışları ile çevresini tedirgin eden veya gereksiz iltifatlarda bulunan (kimse)
- Su molekülleri ile kuşatılmış, hidratlanmış.
- Member of the most prominent tribe of the Moro tribes, occupying the Sulu Archipelago; also, their language.
- Watery.
- Juicy.
- Moist.
- Hydrated.
watery grave
- Boğularak ölme
watery sky
- Yağmur yağacak gibi hava
mouth
- Giriş yeri
- Ağız
- Tane tane söylemek, geme alıştırmak, dudak bükmek
- Kelimeleri çiğneyerek konuşmak
- Hatiplik taslamak
- Geme alıştırmak(atı)
- Ağız, akarsuyun denize/göle döküldüğü yer.
- Ağız gibi şey
- Haliç, boğaz
- Surat buruşturma