velvele kopmak ne demek?
- Büyük gürültü çıkmak
Kıyamet kopar gibi bir velvele koptu, bütün ordu surların üstüne atıldı.
Yahya Kemal Beyatlı
büyük
- Bkz. makro, hipertrofik
- Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), küçük karşıtı
- Çok, ortalamayı aşan (soyut kavram)
- Niceliği çok olan
- Üstün niteliği olan
- Yetişkin, belli bir yaşa gelmiş
- Önemli
- Alman mastı.
- Large.
- Wide.
velvele
- Gereksiz telaş, gürültü, patırtı, kalabalık sesi ve heyecan
- Outery.
- Hubbub.
- Fracas.
- Hullabaloo.
- Noise.
- Pandemonium.
- Uproar.
velveleci
- Gürültü, patırtı eden kimse.
- Noisy, fussy; fusspot.
kopmak
- Herhangi bir yerinden ikiye ayrılmak.
- Yerinden ayrılmak.
- Gövdeden ayrılmak.
- Birdenbire gürültülü veya tehlikeli olaylar birdenbire başlamak veya ortaya çıkmak
- Bütün ilişkileri kesilip büsbütün ayrılmak veya uzaklaşmak.
- Uzaklaşmak, kurtulmak.
- Çok ağrımak.
- Koşmak, hızla gitmek.
- Break off.
- Break.