vekalet etmek ne demek?
- Birinin yerine bakmak, görevini üstlenmek.
O sıralarda babam bir ara kaymakama vekâlet ediyordu.
C. Külebi Stand proxy
Act for smb., deputize, stand proxy, replace, represent, stand in, stand in for.
Substitute.
vekalet eden
Acting.
vekalet ile
By proxy.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
Step.
Say.