uzlaştır ne demek?
[uzlaştırmak] reconcile, conciliate, pacify, compromise, accommodate, patch up.
uzlaştırıcı
- Uzlaşmayı sağlayan kimse, ara bulucu.
Conciliator.
Conciliatory.
Pacific.
uzlaştırıcı işçi
- İş yerinde işverenle işçiler arasında meydana gelebilecek tek yönlü, ya da toplulukla iş anlaşmazlıklarını çözümlemek üzere işverenle konuşup anlaşma ve uzlaştırma ödevini üzerine alan kişi.
Worker's delegate.
Représentant d'ouvriers, délégué ouvrier