uzakça ne demek?
- Biraz uzak.
Somewhat distant.
biraz
- Bir parça, çok değil
- Kısa bir süre için
- Yeterince değil, yeter ölçüde değil, az miktarda.
- Karşı karşıya kavga etme. Savaşa atılma.
Some.
Tolerable.
Little.
Somewhat.
Something of.
Awhile.
uzak
- Uzak yer.
- Gidilmesi çok süren, çok ötelerde bulunan, ırak, yakın karşıtı
- Arada çok zaman bulunan.
- Eli, gücü veya hükmü yetişmez.
- İhtimali az olan.
- Ayrı, birbiriyle yakın ilgisi olmayan
- Yer.
Recluse.
Standoffish.
Away.
uzak açıklama
- Ayrı kara parçaları arasında saptanan benzer halkbilim ürün ve olaylarının aynı kaynaktan geldiğini savunan görüş. bk. yayılım, değişi.
Distant interpretation.
Interprétation distance