uydurulmak ne demek?
- Uydurma işi yapılmak
Bu, üyelik verilebilmesi için uydurulmuş nazik bir sebeptir.
S. F. Abasıyanık - /a/ (for one thing) to be fit to (another), be made to fit (another).
- To be made up, be invented, be dreamed up, be concocted.
uydurma
- Uydurmak işi.
- Gerçek dışı, uydurulmuş olan, yalan, sahte, asılsız, düzme, palavra, mürettep
- Coinage.
- Made-up.
- False.
- Fake.
- Fictive.
- Fictitious.
- Fabled.
- Untrue.
uydurulma
- Uydurulmak işi.
uydurulmuş
- Faked up.