urge against ne demek?
- Baskı yapmak
baskı
- Bir eserin basılış biçimi veya durumu
- Bası sayısı.
- Bir eserin tekrarlanarak yapılan baskı işlemlerinden her biri.
- Giysinin içine kıvrılıp dikilen kenarı.
- Hak ve özgürlükleri kısıtlayarak zor altında bulundurma durumu, tahakküm
- Bir maddeyi sıkıp ezen alet, pres.
- Belirli ruhsal etkinlik ve süreçleri, kişinin isteği dışında bilinçaltına itmesi veya bu itilenlerin bilince çıkmasını önleme durumu.
- Top oyunlarında karşı takım oyuncusunun hareketini ve sonuç almasını engellemek amacıyla uygulanan yakın savunma durumu, pres.
- Tutma görevi alınan karşı takım oyuncusunun hareketini ve sonuç almasını engellemek amacı ile uygulanan yakın savunma türü.
- T. Basıp sıkacak, tazyik edecek şey. Sıkı tazyik.
urge smth
- Israrla anlatmak
urge smth. on smb
- Israrla anlatmak
against
- Aykırı
- Karşısında
- Dayalı
- Aleyhinde
- Karşı olma
- (-e) aykırı
- (-e) doğru
- Karşı
- Muhalif
Türetilmiş Kelimeler (bis)
urge smthurge smth. on smburge smth. on smb.urgeurged by necessityurgencyurgency of povertyurgenturgentlyurgerurganurgancıurgancılıkurgandereagainstagainst all aviation risksagainst all oddsagainst all risksagainst long oddsagainst medical adviceagainst natureagainst ones willagainst prepaymentagainst public policyagainagain and againagaagaca benzeragaçagaç faresiagaç güvesi