unconditional salt ne demek?
- Mutlak
mutlak
- Salt
- Kendi başına var olan, hiçbir şeye bağlı olmayan, bağımsız, saltık.
- Kesin olarak, kesinlikle, mutlaka.
- Bk. saltık
- Saltık, salt. ~ butlân: çürüklük (Nichtigkeit, nullité) (karş. nisbî butlân).
- Sade, saf, tam, karışımsız olan, absolüt.
- Salıverilmiş. Itlak olunmuş. Serbest.
- Peremptory.
- Positive.
- Sure.
unconditional schauder base
- Koşulsuz schauder tabanı
unconditional surrender
- Tamamen bırakma
- Mutlak itaat
- Mutlak boyun eğme
- Kayıtsız şartsız teslimiyet
salt
- İçinde yabancı bir öge bulunmayan, mutlak.
- İçine, kendisine yabancı hiçbir şey karışmamış, arı.
- Yalnızca
- İçine, kendisine yabancı başka hiç bir şey karışmamış olan ; arı.
- Uygulamayla ilişkisi olmayan bilimler. (Ör.salt matematik.)
- Başka bir yetiye bağlı olmayan. (Ör. Descartes'tasalt anlık duyulara gereksinme göstermeyen, böylece desalt olan bilgiyi sağlar.)salt us (Kant'ta): Deneyden bağımsız, içinde duyudan hiç bir şey bulunmayan us.
- Deriyle ilişkili lenfoid doku.
- Bileyi taşı.
- Skin-associatedlymphoid tissue, SALT.
- Absolute.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
unconditional schauder baseunconditional surrenderunconditional branchunconditional jumpunconditional loveunconditionalunconditionalityunconditionallyunconditionally convergent seriessaltsalt absorbing cellssalt adressalt algı alanısalt alkolsalt and peppersalt and pepper shakerssalt artı değersalt artık değersalt awaysalsal ammoniacsal balıkçılığısal ile taşımaksal kullanmak