umut kırıcı ne demek?
Disappointing.
umut
- Ummanın verdiği rahatlık
- Ummaktan doğan güven duygusu
- Bu duyguyu veren kimse veya şey
- Ümit
- Umulan şey
Hope.
Expectation.
Expectance.
Expectancy.
Wish.
umut bağlanan kimse
White hope.
kırıcı
- Kırma işini yapan.
- Senet, tahvil, bono ve süresi gelmemiş alacaklarla ilgili alışveriş veya işlem yapan kimse, kuruluş.
- Bir şeyin gerektiği gibi gelişmesini, oluşmasını önleyici, engelleyici.
- Kaba, sert, çevresindekileri inciten (davranış, söz vb.).
- Kırınım oluşturan.
Abrasive.
Acid.
Vitriolic.
Breaking.
Crushing.