tutunma ne demek?
- Tutunmak işi.
- Grabbing.
- Holding on to.
- Hanging on to.
- Clinging to.
tutunmak
- Tutup bırakmamak, dayanmak, sarılmak veya asılmak
- Aynı yerde ve durumda kalmak, direnmek, dayanmak.
- Kendini kabul ettirmek, kendine bir yer sağlamak.
- Kendi üzerine koymak, kullanmak.
- Sataşmak, çıkışmak
- Get a toe-hold.
- Hold on to.
- Cling.
- Get a grip.
- Hang on.
tutunma antijeni
- Parazit tarafından meydana getirilen hem konak hem de parazitte ortak olan fakat genetik olarak parazit orijinli olan antijen, eklips antijen.
- Eclipsed antigen.
tutunma filizi
- Cirrus.