tuttuğu dal elinde kalmak ne demek?
- Dayandığı, güvendiği kimse ya da şey önemini yitirerek işe yaramaz duruma gelmek.
tuttuğunu koparmak
- Becerikli olmak, giriştiği her işte başarı sağlamak.
tuttur
- [tutturmak] insist, attach, fasten, pin, seam together, clasp, bind, bond, braid, clip, hasp, infix, latch, rub in, stereotype, stick, stick together, tack, tack together.
dal
- Ağacın gövdesinden ayrılan kollardan her biri
- Kol, bölüm, branş.
- Canlıların bölümlenmesinde, sınıfların bir araya gelmesiyle oluşan birlik, şube.
- Arka, sırt.
- Kol.
- Omuz
- Boyun, ense.
- Çıplak, yalın.
- Zaman belirten kelimelerin başına getirildiğinde kelimenin anlamını güçlendirir.
- Bk.Dalton