treasurers check ne demek?
- Hazine çeki
hazine
- Altın, gümüş, mücevher vb. değerli eşya yığını, büyük servet
- Değerli şeylerin saklandığı yer.
- Gömülü veya saklıyken bulunan değerli şeylerin bütünü.
- Kaynak
- Devlet malı veya parası.
- Devlet malının veya parasının saklandığı yer.
- Devletin altın, döviz, bono ve nakit işlemlerini maliye ile birlikte düzenleme görevini üstlenen makam.
- Büyük bağlılık duyulan, değer verilen şey veya kimse.
- Devlet gelirlerinin toplandığı ve giderlerinin yapıldığı kurum.
- Altın, gümüş, mücevher vb. değerli eşya yığını.
treasurership
- Hazinedarlık
treasurer
- Hazinedar, veznedar, mali işler sorumlusu, hazine sorumlusu
- Haznedar, veznedar, kesedar
check
- Kontrol etmek, teftiş etmek, denetlemek.
- Karşılaştırmak, kontrol etmek, gözden geçirmek, denetlemek, çek yazmak, çek keşide etmek; durdurmak; şah demek; frenlemek, kısmak, alıkoymak, tutmak; gemlemek; kontrol işareti koymak, emanete bırakmak, karelerle kaplamak
- Durdurmak, birden durdurmak
- Engel olmak
- Kontrol altına almak
- Çek.
- Kontrol işareti koymak
- (lokantada) hesap
- Kare deseni ile kaplamak
- Emanet odasına teslim etmek