tevcih etmek ne demek?

  1. Yöneltmek, çevirmek.

    Bana söz bile tevcih etmedi.

    B. Felek
  2. Aşama, makam, mevki vermek, terfi ettirmek.
  3. Bk. yöneltmek
  4. (en)A) to turn towards b) to direct, to point.

yöneltmek

  1. Bir şeye belli bir yön vermek, yönelmesini sağlamak, çevirmek, tevcih etmek.
  2. Birine veya bir şeye doğru bakmak.
  3. Birine bir şey söylemek, tevcih etmek
  4. Yöneltme eylemi.
  5. (en)Destine.
  6. (en)Direct.
  7. (en)Impel.
  8. (en)Level.
  9. (en)Orient.
  10. (en)Orientate.

tevcih edici sual

  1. Bk. yöneltici soru

tevcih

  1. Yöneltme.
  2. Aşama, makam, mevki verme, terfi ettirme.
  3. Döndürmek, yöneltmek.
  4. (en)Turning towards.
  5. (en)Aiming pointing.
  6. (en)Leveling sth at.
  7. (en)Directing.
  8. (en)Conferring.
  9. (en)Bestowing sth upon sb.
  10. (en)Granting sb sth.

etmek

  1. Bir işi yapmak
  2. Bir durumu ortaya çıkarmak.
  3. "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
  4. Bulmak, erişmek
  5. Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
  6. Herhangi bir değerde olmak
  7. Vermek.
  8. Eşit değer kazanmak.
  9. (en)Step.
  10. (en)Say.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tevcih edici sualtevcihtevcihattevcihi kelamtevcihlitevcihli antentevcihli mikrofontevcibtevateva companyteva pharmaceutical tevabitevabiletmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın