teaching sb good manners ne demek?
- Terbiye
terbiye
- Eğitim
- Görgü.
- Bazı yemeklerin suyunu türlü yollarla koyulaştırma.
- Eti, pişirmeden önce çeşitli baharatlar, yağ, salça vb. şeyler içinde bir süre bekletme.
- Hayvanı alıştırma
- Araba hayvanlarının dizginleri.
- Eğitim.
- Kemale ermeğe, nizam ve emirleri dinlemeğe çalışmak. Allah rızası yolunda gitmeyi öğrenmek.
- Allah'ın emirlerine itaat ederek ruhen ve cismen yükselmeye ve yükseltmeye çalışmak.
- Dressage.
teaching
- Öğretme, öğretim
- Öğretilen şey, telkin, talim
- Öğretim
teaching center
- Öğretim merkezi
sb
- Bk. sanal bellek
- Bk. saniye başına ikil
- (also: Sb) antimony, metalloid element, element which is both metallic and nonmetallic.
- Antimon.
good
- (better, best) iyi, güzel, hoş
- Uygun, münasip, yerinde
- Faydalı
- Doğru
- Hayır sahibi, kerim, cömert
- Uslu, itaatli
- Dini bütün
- Muteber
- Şerefli
- Sağlam, mükemmel, dolgun
Türetilmiş Kelimeler (bis)
teachingteaching centerteaching doktrinteaching fellowteaching filmteaching jobteaching loadteaching machineteaching methodteaching principlesteachteach inteach mannersteach smb.s lessonteachablesbsb like thatsb of meritsb who attainssb who dislikes delaysb who feigns reluctancesb who is mourningsb who makes stalesb who wants sthsbcss esS 2 propilpiperidinS A düğümS adenozil homosistein