tazyik etmek ne demek?
- Zorlamak, baskı yapmak.
- Sıkıştırmak.
- To put pressure on.
- To press.
- To pressure.
- To overstrain.
- To exert.
- To compress.
- To squeeze.
- Crush.
- Oppress.
- Persecute.
tazyik altında tutmak
- Pressurize
tazyik
- Sıkıştırma, darlaştırma
- Basınç.
- Manevi baskı, zorlama, zarara sokma
- Bk. basınç
- Daraltmak, sıkıştırmak.
- Pressure.
- Compression.
- Coercion.
- Push.
- Plenum.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
tazyik altında tutmaktazyiktazyikattazyiklitazyikli hava deposutazyikli hava starteritazyikli havalı hidrolik frentazyikli havalı hidrolik frenitazyikli klaksontazyikli kumandatazyitazyii evkattaztazaccutazaccurtazaffürtazallületmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme