taraf tutma ne demek?
- Partiality, favoritism, favouritism [Brit.], siding, preoccupancy, prepossession, tendentiousness.
taraf tutmak
- Take sides, side.
taraf tutan
- One sided.
tutma
- Destekleme.
- Yanaşma.
- Markaj.
- Tutmak işi.
- Herhangi bir vücut bölümünü belli bir duruşta, ölçülü olmak koşuluyla bir süre devinimsiz bırakma.
- Bir resmi, kendinden önceki ya da sonraki resmin durumuna tıpatıp uygun duruma yerleştirme.
- Karşı takımın bir oyuncusunun kımıldamasına engel olacak şekilde, bedenle yapılan abanma hareketi.
- Catchment.
- Registration.
- Redemption.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
taraf tutmaktaraf tutantaraf tutan yargıca itiraz etmektaraf değiştirmektaraf gözetmektaraftarafçılıktarafdartarafdarıtarafeyntaratarabtarabatarabefsatarabenduztutmatutma akımıtutma aletitutma anodututma deneyitutma döngüsütutma ışınıtutma komutututma kuyruğututma modututtut kelin perçemindentut tuttutacaktutaç