tanıdı ne demek?
- Recognised
recognised
- Tanıdı
tanıdık
- Tanışılıp konuşulan (kimse), bildik, tanış
- Daha önceden bilinen, görülen, aşina
- Familiar.
- Friend at court.
- Acquaintance.
- Contact.
- Friend.
- Contact man.
- Speaking acquaintance.
tanıdık çıkmak
- Önceden birbirlerini tanımış olmak, bildik çıkmak.
- Bir şeyi daha önceden öğrenmiş, duymuş olmak